05 Ocak 2011
TÜM YURTTAŞLARA A SINIFI SAĞLIK
HAKKI, SAYGIN BİRİNCİ BASAMAK HEKİMLİĞİ İSTİYORUZ
!
Değerli basın
çalışanları,
Biz sağlık hizmeti sunumunun ilk
basamağında çalışan hekimler, her zaman ülkenin her köşesinde,
halkımıza en yakın yerlerde olduk. İnsanlarımızın sağlığını en
baştaki kaygımız bildik. Koşullar uygun olmasa da iyi hekimlik
yapmaya çalıştık, çalışıyoruz, çalışacağız. Bundan kimsenin
kuşkusu olmasın.
Bizler birinci basamağın hekim örgütleri
olarak birinci basamak sağlık hizmetlerinin önemini ve değerini
biliyoruz. Mesleğimizi en iyi koşullarda, en iyi ortamlarda;
gelecek kaygısı duymadan, ekonomik sıkıntı çekmeden, kendimizi
sürekli geliştirerek uygulamak istiyoruz. Ve elbette alanımızla
ilgili kararlarda söz sahibi olmak
istiyoruz.
Bilindiği gibi 2011 itibariyle tüm ülkede
aile hekimliği uygulamasına geçiş tamamlanmıştır. Ancak gerek
özellikle İstanbul’da olduğu gibi halkımızın hizmet alımında,
gerekse aile hekimlerinin çalışma koşullarında, ekonomik ve
özlük haklarında sorunlar ağırlığını hissettirmeye
başlamıştır.
30 Aralık 2010 günü yayınlanan Aile
Hekimliği Ödemeler ve Sözleşme Yönetmeliği, uygulama içinde
görev alan hekimler ve hizmet alan vatandaşlarımız için birçok
olumsuz koşulu da beraberinde getirmiştir. Sağlık Bakanlığı, bu
yönetmelikle getirilen hekimlerin özlük hakları, çalışma
koşulları ve denetlenmeleri ile ilgili birçok sorunlu yeni
düzenlemeyi hazırlarken biz birinci basamak hekimlerinin
duyarlılıklarına yeterince kulak
vermemiştir.
Bugün artık birinci basamak sağlık
hizmetlerinin dönüştürülmesi, aile hekimliği uygulamasına
geçilmesi çabalarında sona gelinmiştir. Hükümet ve Sağlık
Bakanlığı sistemin geri dönüşsüz biçimde yerini
sağlamlaştırdığı duygusuyla olsa gerek, sıranın aile
hekimlerine verilen hakların tırpanlanmasına, geri alınmasına
ve çalışma koşullarının ağırlaştırılmasına geldiği anlayışıyla
davranmaktadır.
Beş yıldan bu yana pilot uygulama ile
yürütülen “Aile Hekimliği Uygulaması”nda pilot uygulamanın
amacı aksayan yönlerin düzeltilerek uygulamayı geliştirmek iken
Sağlık Bakanlığı peşpeşe çıkardığı yönetmeliklerle tam tersini
yapmıştır. Sağlık ocağında bireye ve topluma yönelik koruyucu
hizmetler yürütülürken, aile sağlığı merkezinde (ASM) bireye,
toplum sağlığı merkezinde (TSM) topluma yönelik koruyucu
hizmetler planlanmıştı. Ancak TSM’ler kadük bırakılarak
sistemin bütün işleri ASM’lere
yüklenmiştir.
Birinci basamak hizmetlerinde hizmet
niteliğinin artırılması, böylece hizmet sunduğumuz
vatandaşlarımıza hakettikleri kalitede bir sağlık hizmetinin
götürülmesi biz hekimlerin de temel hedefi ve özlemidir.
Öncelikle, bu hedefe yönelik her tür gerçekçi yaklaşımın
arkasında yer almakta kaygı duymayacağımızın bilinmesini
isteriz.
Oysa bu yönetmelik ile getirilen yeni
düzenlemeler özlenen hizmet kalitesini sağlamaktan uzaktır.
Sağlık Bakanlığı bu yönetmelik ile aile hekimliği birimlerini,
fizik koşullarına ve donanım özelliklerine göre A, B, C ve D
olarak sınıflamakta ve aslında sunulan hizmet kalitesini hiç de
belirlemeyen bu özelliklere göre ödeme yapmayı planlamaktadır.
Sınıflama uygulanan illerimizde, örneğin Ankara’da ölçütlere
uygun A sınıfı aile hekimi belirlenememiş, bir ASM’deki 6 aile
hekimi B sınıfı kategorisine girebilmiş ve 1108 aile hekimi
yani tüm aile hekimlerinin %89’u ise “sınıflanamayan”
kategorisinde kalmıştır. Özellikle daha yüksek sınıfta yer
alabilmek için hekimlerin zorlandığı demirbaş alımları ve ilave
hizmet satın alma zorunlulukları, hizmet kalitesini
yükseltmekten ziyade hekimlere yapılan cari gider yardımı
üzerinden kesinti yapma gayesi güdüldüğü algısı
yaratmıştır.
Bildiğiniz gibi Sağlık Bakanlığı kendi
yaptırdığı ve yıllardır içinde hizmet sunduğumuz binaları aile
hekimlerine kiraya vermiştir. Daha uygun koşullarda başka
binaların kiralanmasına izin verilmemiştir. Anılan yönetmelik,
buralarda görev yapan aile hekimlerini A, B, C, D ve
“sınıflandırılamayan” olarak ülkemizin gerçekleri ile
örtüşmeyen ve gelişmiş, gelişmekte olan ve geri kalmış hiçbir
ülkede uygulaması olmayan garip bir uygulamayla
sınıflandırmaktadır. Bu sınıflandırmada hekimlerin bilgi,
beceri, yetenekleri ölçüt alınmamıştır.
Yönetmelik ile hekimler için onur kırıcı
nitelikler taşıyan bir ceza puanlaması sistemi getirilmektedir.
Uygulanması öngörülen ceza puanlarının gerekçelerinin önem
derecesi ile orantısız bir şekilde belirlendiği görülmektedir.
Her bir gerekçe, farklı denetçiler için farklı anlamlara
gelebilecek biçimde yeterince somut olmayan ifadelerle
belirtilmiştir. Bu durum hekimlerde hatalı, haksız ve keyfi
uygulamalarla karşılaşma endişesi
yaratmaktadır.
Özveri ile çalışma ilkesini benimsemiş ve
yüksek insani değerleri korumaya adanmış meslek grubumuzun bu
tür ceza kriterleri ile yönetilmek istenmesi kabul
edilemez.
Bizler, her birimiz birinci basamakta A
sınıfı ortamlarda çalışmak istiyoruz. Bu ortamları sağlamanın
Sağlık Bakanlığı’nın görevi olduğunu
düşünüyoruz.
Bizler, hekim arkadaşlarını rakibi değil
ekibi olarak gören bir anlayışla çalışmak istiyoruz. Diğer
sağlık çalışanlarıyla ekip halinde, Toplum Sağlığı Merkezi,
Verem Savaş Derneği, Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması
Merkezi gibi kuruluşlarla uyum içinde çalışmak
istiyoruz.
Bizler sorumlusu olduğumuz tüm insanların
A sınıfı hizmete layık olduğunu düşünüyoruz, öyle hizmet
vermeye çalışıyoruz. A sınıfı birinci basamak sağlık hizmetinin
ulaşılabilir, sürekli, nitelikli, sevk zinciri düzenlenmiş bir
sağlık hizmeti olmasını istiyoruz.
Hizmet kalitemizin kullandığımız
teknoloji ile değil, hizmet sunum çıktılarının incelenmesi ile
değerlendirilmesini istiyoruz.
Ücretlerimizin ve çalışma hakkımızın bu
yönetmelikte görüldüğü gibi her an tehdit altında olduğu bir
psikolojiyle çalışmak istemiyoruz.
Bizler on yıllardır tüm olumsuz koşullara
karşın çocuk felcinin ülkemizden yok edilmesini
sağladık.
Kızamığı yok edilme aşamasına
getirdik.
Anne-bebek ölümlerinin azaltılmasında
birincil görev üstlendik.
Aynı gayreti fazlasıyla sürdürme gücüne
sahibiz.
Haklarımızı ve mesleki bağımsızlığımızı
savunacak, geleceğimize sahip çıkacak, saygınlığımızı koruyacak
gücümüzün kaynağı mesleğimize, yurttaşlarımıza saygımız,
meslektaşlarımıza bağlılığımızdır.
Yetkililere ve kamuoyuna saygıyla
duyurmak isteriz.
TÜRK TABİPLERİ
BİRLİĞİ
TÜRKİYE AİLE HEKİMLERİ
UZMANLIK DERNEĞİ
AİLE HEKİMLERİ
DERNEKLERİ FEDERASYONU PRATİSYEN
HEKİMLİK DERNEĞİ
|